Yeni Vatan Pattaya

Şu an size anlatacağım Yeni Vatan Pattaya Tayland Pattaya‘da yaşayan ve Pattaya’da Masaj Salonu sahibi Yücel abimizin hikayesi. Kendisiyle 2015 mart ayında Pattaya da iken tanıştık.

Pattaya’da bulunanlar Anatolia Restaurantı bilirler. Pattaya’da iken bir öğlen vakti Anatolia Restaurant’ta Cüneyt abinin mekanındaydık. Adını daha sonradan öğrendiğim Yücel abide servise yardımcı oluyordu. Tanıştık. Muhabbet arasında yol üzerinde kendisinde bir masaj salonu olduğunu söyledi. Salonun adı Pattaya Green Bamboo Masaj Salonu.

Mutlaka uğrayacağımızı söyleyip ayrıldık. İki gün sonra arkadaşla gitmeye karar verdik. Gittiğimizde mekanın önünde dışarıda bir sandalyede otururken gördük Yücel abimizi. Başladık muhabbete. Hep merak etmişimdir. İnsanlar şehir değiştirmede bile onca düşünüp karar veremezken bir ülke nasıl değiştirilir. Hele ki Tayland gibi bize gerek mesafe olarak gerekse din, gelenek görenek olarak farklı bir yere yerleşmeye nasıl karar verilir.

Bu merakım neticesinde muhabbet şekillenmeye başladı. Yücel abi anlattıkça anlatıyordu. Bende merakla ve büyük bir zevkle dinliyordum.

Öncelikle Green Bamboo Masaj Salonu hakkında bilgi vermek istiyorum. Second Road’dan Central Festival istikametine yürürken solda Aya Boutiqe Oteli gördüğünüz ara sokağa girin.  Girdiğinizde sağınızda butik otelin altındaki masaj salonudur. Zaten farketmemeniz mümkün değil. Yada Beach road üzerinde yine Central Festival istikametine giderken Anatolia Restaurant yazısı gördüğünüz sokağa dönün. Bu sokağın sonunda solunuzda kalacaktır. Masaj yaptırmak isteyenler için en önemli kıstas hijyendir. Pattayada çok sayıdaki masaj salonunun ortak sorunu hijyendir. O yüzden Yücel abimizin salonu gerek fiziksel görünümü gerekse yanında çalıştırdığı insanlar açısından benden geçerli not aldı. Bilirsiniz Pattayada bir çok salona masaj niyetiyle girersiniz fakat kapalı kapılar ardında farklı tekliflerle karşılaşırsınız. Bu açıdanda değerlendirildiğinde ailesiyle gelenlerin dahi rahatlıkla sadece iyi bir masaj için tercih edebilecekleri bir mekan. Ayrıca sahibinin de kendi vatandaşımız olması ayrı bir güzellik.

Dönelim konumuza, Yücel abi bu karara nasıl vardığını bu yolda başından neler geçtiğini anlatıyordu. Pattaya ya gidenler bire bir tanışanlar , çalıştırdığı salonda masaj yaptıranlar olmuştur. Kalbide gülüşleri kadar sıcak olan bu Abimizin hikayesini kendi kelimeleriyle aynen aktarıyorum.

” Merhabalar 2013 yilinda ilk kez 5 arkadaş tatil amaclı Taylanda geldik. Bir hafta kafa dinleyip iş stresini atalım diye düşündük. Süper bir hafta geçirdik.

Pattatya’nın denizi, mercan adası, Timsah Çifliğindeki timsahlar ile şovları, filler ile safari yapmak, çılgın Pattaya geceleri, yaşamadan bilemeyeceğimiz Pattaya gece hayatı ve daha da önemlisi sıcak kanlı ve her zaman güler yüzlü olan Tayland’ın İnsanları. Hayatın zor koşullarında bile gülümseyen, ufak tefek paralarla mutlu olmasını bilen ve insana insan gibi yaklaşıp saygı gösteren insanlar.

En etkili olanı da eşimizden dahi göremediğimiz ilgiyi, alakayı ve sevgiyi Thai kızlarından gördük. En doğrusu bu gezegende bir varlık olduğumuzu yaşadığımızı bizlere hissettirdiler. Tabi ki sadece Thai kızları değil. Sistem, düzen, saygı, kanaat ve yetinmek.

Gözü doyanın gönlüde doyar ya, bizim Pattaya tatilimiz göz açıp kapayana kadar geçerek tatilimiz son buldu. İnanın dönerken üzüldüm desem yeridir. Tabi dönüşte uçakta geri dönüş planları yapmaya basladık. Aklımda hep Thailand başka da birşey yok.

Derken bir yıl geçti ve tekrar Pattaya’ya iki haftalığına tatile geldim. Yine süper günlerin ardindan tatilim bitip üzüntüler ve özlemler içerisinde geri döndüm. Döndükten sonrada sosyal platformlar vasıtasıyla oranın insanıyla sürekli irtibat içinde oldum. 3 gün takıldığım kız ile 1 yıl sosyal medyada görüşüp ve sonra Bangkok hava alanında seni beklediğini görürsen ne diyebilirim ki. Ve onun 6 ay sonra Türkiye’ye 15 gün tatile gelmesi İstanbul Bursa Ankara hatta benim köyüme kadar gelmesi ve benim arkadaşlarımla benden daha samimi ve güler yüzlü olması.

Kız geldi. İstanbul da arkadaşın evinde kahvaltı yapacağız. Kalktı arkadaşın hanımı ile mutfağa girdi beraber hazırladılar. Bir misafir gibi oturmadı. Memlekette pikniğe gittik somun ekmeği gördü. 10 tane resim çektirdi, ablamla oturdu mantı yaptı yani o kadar sıcak ki anlatamam. Haa birde ayranı çok sevdi. En önemlisi de İstanbul da boğaz turu yaptık burası neresi diye sordu. İstanbul’a hayran kaldı. Çok büyük çok güzel bir şehir dedi. Eminim oda çok üzülmüştür ayrılırken.

İşin özü bizden daha çok biz gibi davranıyordu. Öyle ki Türk bir bayandan böyle bir sıcaklığı ilgiyi göremiyordum. Ayrılışım, çocuklarımın belli bir yaşa gelmesi işimdeki huzursuzluk ve size böyle ilgi gösteren bir bayan. Benim huzuru arayışımda Tayland’a yerleşme fikrimdeki en önemli unsurlar bunlardı. Tüm bunların ışığında bir şeyler yapmalıydım aklım hep Tayland da idi.. Pattaya da edindiğim arkadaşlar ile sürekli irtibat halinde kaldım Türkler ile ve Taylılar ile fikir alış verişi yapıyorduk. Sürekli ne yapabiliriz nasıl orada yaşarız falan derken 2014 yılı sonuna doğru devredilen bir İş yerinden  bahsettiler. Telefon trafiği, görüşmeler, pazarlıklar ve iş yapardı yapmazdı düşünceleri falan derken Kasım ayında atladığım gibi Pattaya’ya geldim. Kontrol araştırma ve Pazarlık derken sonunda iş oldu sözleşmeyi yaptık ve hayallerimizi gerçeğe dönüştürdük.

Yaklaşık 10 aydır Tayland Pattaya’dayım iş yerim var çalışıyorum, çok kazanamasam da huzurluyum mutluyum. Bu mutluluğuma yardımcı olan tüm arkadaşlarımdan ve dostlarımdan Allah razı olsun. Kendilerine de sizlerin vasıtası ile  çok çok teşekkürlerimi iletiyorum. Hayallerinizi ertelemeyin. Bir tane hayatınız var gönlünüzce yaşayın.” diye noktalıyordu Yücel abi.

Sohbetimizin bitiminin ardından bir saat boyunca ayak masajı yaptırdım. O kadar hafiflemiştim ki ayaklarımı hissetmiyordum. Ayaklarımdaki rahatlama malesef kalbimdeki fırtınaları, beynimdeki karışık düşünceleri rahatlatamamıştı ama o güne kadar böylesine güzel bir ayak masajı da yaptırmamıştım. Masajın ardından tekrar Yücel abi ile sohbet edip yanından ayrıldım.

Dönüş yolunda Yücel abinin sözleri, içtenlikle anlattığı yaşantısı, Tayland’a ve Pattaya ya yerleşme macerasındaki sözleri beynimde dönüp dönüp dolaşıyordu. Bende kendi yaşantımı sorgulamaya, acaba Pattaya ya yerleşirsem nasıl olurdu diye hayaller kurmaya başlamama neden olmuştu Yücel abi.

O an kırk yıllık iyileşmeyen müzmin bir yaram varmışcasına içim sızlamaya başladı. Bu duygu neydi neyin acısını yaşıyordum anlamakta güçlük çekiyordum. Daha önceleri de Tayland’a yerleşme hayalleri kurmuştum. Bana yabancı bir düşünce olmamasına karşı bu duyguları çözemiyordum. Geçtiğim yolları nasıl geçtiğimi bulunduğum sokağa nasıl geldiğimi bilemeden kendime geldim. Yaklaşık bir saat Pattaya Beach Road‘da yürümüştüm meğerse. Ağacın altına oturarak muhakameye başladım kendimi ve de duygularımı. Evet bende hayal kurmuştum defalarca Tayland’da yaşadığımı nasıl olacağını hayal etmiştim. Ama sadece hayal etmiştim ne bir araştırma yapmış nede bir adım atmıştım. Yücel Abinin anlatıkları ile bu gerçekliği görmüştüm.

Yücel abi hayal kurmakla kalmayıp bunun için çaba sarf etmiş ve hayallerine kavuşmuştu neticesinde. İşte içimi yakan buydu benimkisi istesem bile gerçekleşmeyecek bir hayaldi. O yüzden adım atmamış araştırma yapmamıştım. Beni prangalar gibi bağlayan sorumluluklarım yüzünden hayallerimi bile takip edemiyordum. Bu gerçeklikten kaçıp durmuştum. Karşılaştığım gerçeklik buydu. İçimdeki huzursuzluk buydu.

Şimdi bir hayal kuralım sevgili Asyarehberi takipçileri belki benim yaşadığım duyguları anlayabilirsiniz.

Tayland’a giden birçok kişinin ortak hayalidir bir gün orada yaşayabilmek. Kesinlikle Tayland da yaşadıklarımızdan kaynaklı bir duygu bu. Öyle ki bir çok yere gittim ama Tayland’ın bana hissettirdiklerini hiçbir yer hissettirmedi. İşinizi, ailenizi ve buradaki dostlarınızı bırakarak gitmek çok önemli bir karar. Fakat tüm bunlara rağmen burayı bırakıp oraya yerleşmeyi sağlayan çok büyük bir duygu olması gerek. Belkide yılda bir kere gidebildiğiniz ve bir daha ki seferi dört gözle beklediğiniz bir yer sizin yaşadığınız yer olacak. Aslında düşünürken bile kulağa hoş geliyor. Hele birde orada da iş durumu halledip her şeyi yola koyduğunuzda ki durumunuzu düşünün. Yücel abi nin hikayesinde  de dediği gibi belkide hayallerimizi ertelememek onun peşinden koşmak gerek.