Merhaba değerli asyarehberi müdavimleri. Benim 2 sene önce Pattaya da yaşadığım olayları yazıp sizler ile paylaşmak istiyorum. Sitenizde bulunanlar gibi fazla hareketli olduğunu söyleyemem. Umarım beğenip yayınlarsınız.
Efendim iki sene önce internette gezerken bir Pattaya videosuna rast geldim. İzlediğim zaman videodaki bazı sahneler barlar dikkatimi çekmesine rağmen geriye kalan görüntüler sıradandı. Videonun altındaki yorumları okudum. İngilizcem iyidir. Yorumlarda belirtilip anlatılanlar daha fazla ilgimi çekti. Birkaç video daha izleyim diye düşünüp aradım ve buldum. Bulduklarımı izleyip yorumları incelediğimde beni fazlası ile merak salmıştı. Her bilgisayar başına geçtiğimde Pattaya hakkında araştırma yapıyor video izliyor hikayeler okuyordum. Hatta bir siteye bile üye olup orda sorular sorup gidenlerden bilgi almaya başlamıştım. Pattaya yı bir de ben gidip görmeliydim.
Hazırlıklarıma başladım. Siteden gerekli bilgileri sorduğum sorulara sağ olsun arkadaşlar yazıp verdiler. Bilet imi aktarmalı ucuz olan katar havayollarından uçuş millerim ile ödedim. Para vermedim. Cebime de 3,500 avro koydum. İş yerinden zor olarak aldığım 2 haftalık iznimin 10 gününü bu seyahatime ayırdım.
Bangkok anılarım da değineceğim Bangkok alışveriş ile Bangkok gece hayatı 18 saatlik yolculuk ardından Tayland Bangkok a vardığımda başlamış oldu. Uzun yolculuk yüzünden ilk günümü Bangkok’taki otelimde dinlenip uyudum.
Sabah erkenden kalktım. Amacım alış veriş yapmaktı. Kendime bir cep telefonu kız kardeşime de 1. Sınıf çakma marka çanta ve benzeri eşyalar almaktı. Tayland’da daha ucuz olduğunu duymuştum.
Otelimden ayrılıp sokakta ilk bir müddet dolaşıp yürümeye başladım . Bulunduğum yeri ezberledim. Daha sonra ilk iş olarak cep telefonu için elektronik eşya satan alışveriş merkezlerine doğru gitmek için taksi tuttum. Türkiye’de büyük alışveriş mağazalarının adreslerini not almıştım. Notlarımdan taksiciye adres verdim. Beni götürdü. Yolda giderken sohbet de ettik. Niyetimi söyleyip fikirlerini sordum. Taksici istersen senle gelebilirim yardımcı olurum diyince kabul ettim.
Taksiyi parka bırakıp Alış veriş merkezinde dolaşmaya çıktık. Çok kalabalık vardı. Birçok mağazaya girip çıktık. En son Girdiğim mağazada Taksicinin yardımı ile bir Samsung cep telefonu aldım. Etiket fiyatını Türk Lirasına çevirdiğinde bile yaklaşık 100 avro daha hesaplı idi. Taksicinin de müdahalesi üzerine 60 avroda öyle indirim yapınca oldukça uygun fiyatta geldi. Üstelik Tayland sim kartı 500 bahtlık dakikada içinde.
Daha mağazadan çıkmadan evdekileri babamları arayıp numarayı kayıt ettirdim. Kız kardeşim çantaları soruyordu ısrarla. Mağazadan telefon ile konuşarak çıkıp bilgisayar laptop satan vitrine bakarak konuşuyordum. Konuşmam bitince taksici bana Laptop mu alacaksın istersen uygun fiyata alabileceğin yerler var götüreyim dedi. Öyle niyetimin olmadığını söyledim. Taksiciyi anlatmaya başlamıştı. Efendim tanıdığı defolu bu kelimeyi anlatabilmesi için canı çıktı. Laptopları %20 fiyata satıyormuş. Defolu mal ile işim yok dedim. Bir ısrar bir ısrar. Zaten buraya yakın gel deyince olur dedim. Alışveriş Merkezinden çıkıp, dediği gibi 15 dakikalık yürüyüş mesafesinde olan bir dükkana girdik. Gittiğimiz ara sokakta ama yine işlek bir yol yoksa girmezdim. İnternette tanıdıklarım hep uyarıyorlardı bu konularda.
İçeri girdiğimizde iki güzel bayan bizi karşıladı Taksici konuşmaya başladı. Bir müddet sonra arka tarafa depo olan yere geçtik. Almaya niyetim olmadığı için sadece bakınıyordum. Bana bir iki model gösterdiler. Markalarını bilmiyordum ileride Dell marka ve gerçekten almayı istediğim bilgisayarı görünce alıp inceledim. Taksici kızlar ile konuşup yok olmaz dedi. Elimden tutup kızlara götürdü. Tercüme etmeye başladı. Dell marka istediğimi söyleyince 50 adet Dell laptopu önüme serdiler. Her incelediğimin kusurunu defosunu gayet net bir şekilde anlatıyorlardı ta ki bir taneyi bulana kadar. Defosuna defo bile denmezdi. Sağ üstten darbe almış ekranı 1mm çatlak ve dış kısmında da çatlak var. Hemen incelemeye koyuldum. İ7 işlemcili 8 GB Ram ve hiç kullanılmamış tabi defosunu saymazsak. Fiyatını sorduğumda ilk 300 avro dediler taksici kızlara bir şeyler söyleyip elimden laptopu alıp kızlara uzatıyor. Kızlar hemen kendi ararında konuşup fiyatı 250 avroya ardından 185 avroya kadar düşüyorlar. Bu fiyat pazarlığı hep hesap makinesi üzerinden yazılıp gösteriliyor ardından avro kuru hesaplanıyor.
Fiyat makul değil süper ucuz ama garantisi yok. Gerçi Türkiye’de aldıklarımızın da garantisi varda ne oldu aylarca tamire gidip geliyor sırf garantisi var diye eziyet çekiyoruz. Ben bunları düşünürken kızlar yandaki raftan yedek birde pil hediye diyor. Taksiciye çakma sahte değil ya diye sorduğumda yok diyor orjinaldir merak etme diyor. Taksiciye çalışırsa bakmak istiyorum dediğimde hemen çalıştırıyorlar o anda fark ediyorum klavye tuşları İngilizce yinede olsun diyorum. İyice inceleyip söyledikleri fiyata bir çanta bir soğutucu fare ve yedek pilide hediye olarak alıp resmi faturasını da adıma kestirip alıyorum. Mağazadan çıkmadan çanta işini bir de taksiciye sorayım belki bilgisi vardır deyip sorduğumda kızlar gel gel deyip deponun yan kapısından başka depoya götürüyor.
İçeride ayakkabıdan çantaya kıyafete erkek takım elbisesine kadar giyim üstüne ne arasan var. Bulunan ürünler iki çeşit orijinal ama hafif defolu ile çakma ürünler tabi yerleri ayrı hepsinin. Kız kardeşimi arayıp sorduğumda nasıl yani diyor açıklıyorum orijinal ama defolu nasıl defolu diye sorduğunda taksici üzerinden kızlara soruyorum. Bir çanta orijinal ama fermuarının dikişleri tek renk iplik yerine iki kez ve farklı iplik ile dikilmiş bir diğerinin çanta kolunda dikilmemiş yarım santimlik yeri var bu şekilde izah ettiğimde resim yollamamı istiyor tabi hemen yeni telefonla çekip face sayfama kayıt ediyorum. Kız kardeşime sen bak bana dönersin bende içeriyi inceleyim bir dedim.
Arkasına erkek takım elbiselere bakıyorum inanılmaz ne fermuarı bozuk ne kemer kısmında bir yer atlanmış ne cepleri dikilmemiş gibi ufak şeylerden defolu olmuşlar. Hemen 5 set takımı 80 avroya alıyorum. Birde söyleyeyim kıyafetlerdeki defolarda kanca gibi bir şeyle tutturulmuş kırmızı kartlarda defosunu belirtmişler. Hepside marka ve kumaşları da kaliteli idi. Merakım olduğu için anlıyorum bu işlerden. Türkiye’de alsanız tabi defosuzunu tek takıma en az 500-600 TL vermeniz gerekir o kumaşa ve orijinal olanlarına siz karar verin armanı gibi bir takım kaça diye. Ben tek takımı 16 avrodan aldım 5 set. Ayakkabıları es geçtim. Alışveriş ruhum şaha gelmiş ne görürsen bakıyordum artık. 4 adet de çakma marka gömlek aldım 4 avrodan tanesini.
Kız kardeşim de arayıp abi o resimlerini çektiklerinin dördünü de bana al yeter dedi ki Türkiye’den ayrılmadan önce 2 adet istemişti. Çantaların 4 adetini de 50 avroya aldım. Her aldığıma da fatura düzenlediler. Mağazadan çıktık. Ben tam günümü alışverişe harcayacağımı düşünüyordum ama öğlen daha olmadan gerekenleri hatta fazlasını bile almıştım. Bangkok da alışveriş sandığımdan da hesaplı idi
Elimizde çantalar ile taksiye geçtik. Günün kalanı için taksici ile anlaşıp bana tur yaptırdı. Tarihi birkaç tapınağa gittik. Anlayacağınız akşama kadar dolaşıp otele döndüm. Eşyaları odaya bırakıp tekrar taksici ile dışarı çıktık beni Bangkok gece hayatının merkezlerinden olan ve otelime de oldukça yakın olan Soi Cowboya bıraktı taksiciye de iyi bir ödeme yaptım. Aldığı her kuruşu fazlası ile hak ettiğine inanıyorum. Taksici sayesinde Tayland da Bangkok u Pattaya yı gezip dolaştım. Yedim içtim kızlar ile alem yaptım. Sadece Taksicinin bana alışverişte kazandırdıklarını düşersek bedavaya geldi. Hatta karda bile idim Taksici sayesinde.
Soi Cowboy da bir Go Go bara girdim. İçerisi kalabalık ağır bir klima çalışıyor içerisi buz gibi. Kızlar pistte dans ediyor. Masa bulup içkimi söyledim. 1 saate yakın orda takıldım. İlk girdiğimiz yerden kız almak olamaz deyip diğer bir yere geçmek için oradan ayrıldım. Ama kapıdan çıktığımda dışarının ne kadar sıcak olduğunu anladım. Klimada olduğumdan vücut alışmış kendime gelmem uzun sürdü sıcaktan terlemeye başladım. Karşı taraftaki barın dışarıda bulunan koltuklarına oturdum tepemdeki vantilatör beni rahatlatmaya ve vücudumu sıcağa alıştırmama yardımcı oldu. Diş çatlatacak kadar soğuk bir bira getirdiler sanki 40 yıl susuz kalmışım gibi bir dikişte şişeyi içtim. O esnada yanıma çıtı pıtı bir kız geldi kılık kıyafeti o sokakta bulunanlar gibi mini etek ve seksiliğini öne çıkaracak türden değildi. Seslenince yanıma davet edip içki ısmarladım. İngilizce el hareketleri ile sohbet etmeye başladık. İki üç içki derken zaman nasıl geçti bilemeyeceğim gece yarısı olmuştu. Kız senle geleyim mi diye sorunca. Sitedeki arkadaşların Bangkok geceleri ile ilgili uyarıları aklıma gelip fiyatını sordum. İlk 3000 baht dedi ama sıkı bir pazarlıkla 2000 bahta anlaştık zaten barda da çalışmıyordu. Bana çıkışta beni bekle dedi. Kalkıp bardan ayrıldım. 10 dakika sonra kız yanım geldi. Otele mi gidiyoruz diye sordu. Düşünüp başka bir yerde geceye devam edelim diye cevap verdim. Daha Bangkok gecelerinde ilk siftahımızdı.
Yürüyerek cadde üstünde bulunan güzel bir barın yine dışarıdaki koltuklarına oturduk. İçkimizi söyleyip sohbete devam ettik. Bir ara kızın arkadaşları kıza seslenip yanımıza geldiler. Onlara da içki söyledik. Aklıma Tayland’ın kurtları olan siteden tanıştığım arkadaşlarımın anlattığı ikili üçlü olarak kız alma maceraları geldi o ana kadar bunu gereksiz ve saçma bulmuştum. Ama ortamdan etkilenmemek için evliya olman lazım. Tam teklif ediyorum edeceğim kızlar kalktı. Tabi olay benim pasifliğimden kaynaklandı yoksa ikisini de guruba ilave edebilirdim. Böylece fantezim hayalini bile kuramadan bitmişti. Kız ile bir müddet daha oturup otele geçtik. Burasını anlatmama gerek yok sanırım
Sabah uyandığımda kız yanımda yok. Banyoya bakıyorum orda da yok. Resepsiyona gece girişte kimliğini vermişti iyi hatırlıyordum nere gider diye düşünüp aklıma kötü olasılıklar gelmeye başlayıp tam resepsiyonla telefonda konuşurken kapı çaldı. Kapıyı açtığımda kız kapıda elinde de poşetler kahvaltı için yiyecek ve içecek almış. İçeri geçince telefondaki resepsiyona teşekkür edip telefonu kapatıyorum. Kızın getirdiği hazır kahvaltılıkları yedikten sonra sohbete başlıyoruz ama sohbet faslı başlamadan bitip kendimizi yine yatakta buluyoruz. Kızın bana hareketleri sıcak ve samimi bir şekilde idi. Dışarıda benle ilgileniyor istediğim yerlere götürüyor sanki kız arkadaşımmış gibi. Şimdi daha iyi anlıyorum Tayland’a gidenlerin ne demek istediklerini.
İster inanın ister inanmayın Türkiye’de o çok övülen Rus güzelleri Avrupalılar hepsi ile beraber oldum fakat o gece ve gündüz ile daha sonra kız ile yaşadıklarımın bana verdiği hem fiziksel hem de manevi zevki hiç birinde görmedim. Kız nişanlınız olsa kız arkadaşınız olsa sizle bu kadar ilgilenmez yataktaki hünerlerini söylememe gerek yok sanırım.
Aslında Taylanda gelme sebebim olan Pattaya gezisi ir anda daha ben anlamadan Bangkok tatline dönmüştü. Bangkok da kalacağım süreyi kız sayesinde 2 günden 7 güne uzattım. İki gün sonar kızı Bangkok da bırakıp iki geceliğine Pattaya ya gidip gezdim. Fakat kız için Bangkok a geri döndüm.
Türkiye ye Döndüğümde Almış olduğum takımların defolarını Mercan amcaya yaptırdım sorunsuz olarak giyiyorum. Kız kardeşim arkadaşı ile iddalaşıp kendine aldığım çantanın markasını satan mağazaya gösterip orjinalliğini de teyit ettirdi. Almış olduğum laptopun dışını ve klavye takımını değiştirdim ekrandaki çatlak zaten 1 mm kimse fark etmiyor. Türkiye’de 3000 TL ye satılan Laptopu 700 tl ye mal etmiş oldum. Tabi yanında verilen hediyeler verdiğim parayı karşılıyordu. İşte bu hesaba göre Tayland tatilim bedavaya geldi diyebilirim.
Yazının devamı olan Pattaya Anılarım yazısını okumak için tıklayınız.
Bangkok Anıları adlı makaleyi yazıp bizler ile paylaşan Sn İskender e tüm asyarehberi ekibi olarak teşekkür ederiz.
Pattaya tatili oldu, bangkok seferi 🙂 hocam bu tek bir kıza baglı kalma olayini nasil becerdiniz. Oyle bir yerde.
kardeş yazını çok beğendim. olayların tam içinde hissettim kendimi. başka yazılarda bekliyorum
Sayın İskender Bey
Taylant tatili ve macerası olarak bizler genellikle Pattaya maceraları okumaya alıştık fakat siz bir ezber bozdunuz Bangkok’un bu yönünüde sizinle bir miktarda olsa tanıdık artık devamı olan Pattaya macerasınıda bekleriz
iki üç güne kadar pattaya ve dönüşü bangkok anılarımı yazıp yollarım arkadaşlar beğenmenize sevindim
İskender kardeş sen yeter ki yolla ama emailine de bakıp cevap ver ki hızla düzenlenip yayınlananabilsin.
selam.. paylaşımınız için teşekkürler avm isimlerini verebilecek misiniz..
bangkok da notebook ve canta aldiginiz bolgeyi hatirliyormusunuz.bende gitmek isterim
Çetin Bey ,
Elektronik alışverişiniz için Mbk Center var. Her türlü elektroniğe burada ulaşabilirsiniz. Diğer alışverişleriniz için Silom bölgesi öneriririm. Herşeye ulaşabilirsiniz. Ayrıca Patpong Nighr Bazaar ada bakmanızı öneririm