Tayland Bangkok a 3. Gidişimdi. Bangkok ta niyetim ilk gece Bangkok geceleri ni ziyaret edip Bangkok gece hayatı na dalıp , ardından 10 gün Pattaya gece hayatına doyup, Chiang Mai ye Rayleinin yanına geçmekti.Yani bir gecelik Bangkok tatili yapacaktım. Her zamanki gibi Thy dan aktarmasız uçmuş, uçakta da fosur fosur uyumuştum. Uçağımız sabah Bangkok a vasıl olmuştu. Tayland Bangkok havaalanından taksi ile Sukhumvit e (nana civarına) geldim. Otel bakınmaya başladım.
Sanırsam 4. Oteldi. Resepsiyondaki görevliden otel odasını göstermesini istedim . Odayı görüp beğendikten sonra o otelde kalmaya karar verdim. Ama oradaki sorunda odaya girişler saat 2 den sonra idi ve de otelde boş oda o an için mevcut değildi. Boşalan odalardan birini ( gördüğümü ) hazırlayacaklardı. Elim mahkum bekleyecektik el çantamı resepsiyona emanet ettim. Pasaport ve de paramın çoğunluğunu da otel kasasına kilitletip lobide etrafı dolaşmaya zaman öldürmeye başladım. Bir müddet sonra gözüme tur ilanları çarpmıştı. Bangko civarında saatler gidilecek yerler fiyatlar değişik destinasyonlar vardı. Zaten aklımda da şöyle etrafı ilginç yerleri gezmek vardı da gece hayatından alemlerden fırsatım olmuyordu. Daha fazla bilgi almak için resepsiyon da çalışanlardan yardım istedim. Şansızlığıma tur gurupları çoktan otelden ayrılmıştı. Ancak ertesi günkülerine kayıt yapabileceğim söylenmişti. Zaten Bangkok ta 1 gece kalacaktım tura da ertesi günü çıksam pattayaya ancak gece vasıl olacağım için ona da ben yanaşmayıp resepsiyondan ayrılmak üzere iken resepsiyondaki görevli , otel müşterilerinden birinin taksi ile ayutthaya bölgesine tur yapacağını kendileri ile beraber gelmek isteyen 2 kişi olursa da önceden görüşmek kaydı ile kabul edebileceklerini söyledi. Olur görüşelim dedim. Lobide olacağımı iletirsiniz deyip oturdum. 10 dk geçmemişti resepsiyon dan çağrıldım orda 25-26 yaşlarında boylu poslu bir bayanla beni tanıştırdılar. Bayan Fransız dı ingilizceside vardı az sohbet edip olurunu aldım .
Odaya çıkıp hazırlanıp arkadaşı ile geri dönmesi 20 dakikayı bulmuştu. Zaten resepsiyonun ayarladığı takside gelmişti. Ben önden gidip ön koltuğa yerleştim. Ardından da iki bayan gelip arka koltuğa oturdu . bu esnada ben de şöför ile sohbet ediyordum . şöför 50 li yaşlarda oldukça kibar biriydi . İngilizcesi çok çok iyiydi (kızlar özellikle istemişlerdi lisan olayını). Bayanlar gelince kendimi tanıtmak için geri dönüp elimi uzatıp ben pol dedim vede kala kaldım . arkadaşlar ister inanın ister inanmayın menekşe bir çift göz bana bakıyor beyaz bir ten küt kesilmiş saçlar ince dudaklar . Ama özellikle gözler onlara çakılıp kalmışım meğer. Araba hareket ederken kızın hafif gülmeyle kıkırdamasına ancak kendime gelebildim. Tanışma faslından sonra tekrar önüme dönüp şöför ile arada sohbet ediyordum . içimden de nasıl fırsat yaratıp kızlar ile sohbete girebiliriz diye geçirirken sanki şöför içimi okumuş gibi dikiz aynasından bakıp kızlara çevre hakkında bilgi vermeye başladı sorulan sorulara cevap verip anlatmaya devam ediyordu. Arada birde bana dönüp konuşup beni de sohbetin içine çekiyordu . Güzel bir sohbet başlamıştı sağ olsun şöförün sayesinde.
Yolda durup ihtiyaç molası verdik orada da kızlarla sohbet, kendimizden bahsettik. Anlayacağınız arkadaşça bir ortam oluşmuştu aramızda. Oradan hareket edip yola devam ettik arabada yine sohbet faslı. Ayutthaya girişinde restorantta durup yemek yedik artık kızlarla 2. Aşamaya samimiyet aşamasına geçmiştik . Hafif şakalar falan. Neyse ordan ayutthaya da birkaç yere gittik şöför orası ile ilgili tarihsel bilgile verip yerel efsaneleri ile de olayı süslüyordu . Gayet ilginç şeyler anlatıyordu ki sonradan anladım meğer efsaneleri sallayıp atıyormuş ama olsun Güzel hikayelerdi bize ytturdukları. Bizleri etkilemeyi başarmıştı ya helal olsun.
En son bizi gerçek ayutthaya ya götürdü. Arabadan inip baktığımda ağzım açık kalmıştı koskocaman taştan (ki hepsi elişçiliği ile zamanında yapılmıştı) tarihi harabeler karşımızda.
O an gençlik ve de çocukluk yıllarımda seyrettiğim kung fu filmleri chakie chan van dam ın filmleri geldi. O manzara tam karşımda duruyordu hayranlıkla uzaktan seyrediyordum ta ki kızlar koluma girene dek. Kızlar yürüyelim dedi başladık yürümeye söför bana göz kırpıp arabada kestireceğini söyleyip araca geri dönmüştü. Bende kızlarla harabelerde geziyordum sohbet ede ede. Kendimizi kaptırmışız oranın güzelliğine.
Geciktiğimiz için şöför bizi merak edip aramaya çıkmıştı valla o gelmese zamanın nasıl geçtiğinin farkında değildik bir baktık akşam olmuş güneş batıyor. o manzarada bir de gün batımı seyrettik ki müthişti hepimiz etkilenmiştik. Ne yalan söyleyim iki kolumda güzel kızlar olmasına rağmen orayı dolaştığımız sırada o kadar etkilenmiştim ki aklımdan kızlar çıkmış sanki normal arkadaşmışız gibi konuşuyordum.
Neyse gün batımı biter bitmez Bangkok a doğru yola koyulduk. Bu arada ben ön koltuktan arka koltuğa terfi almıştım üstelikte iki kızın arasında oturuyordum kızların teklifi ile. Keyfime diyecek yoktu tabide içimden otele gitmeden bunlardan gece için randevuyu koparmalıyım hazır bu samimi ortamı yakalamışken diye geçiriyordum.
Kafamdan yaptığım planı uygulamaya koymaya başladım. Acıktınız mı? diye sorar sormaz daha yemek daveti bile etmeden. Kızlar beraber yemek yiyelim o zaman bizde acıktık demezler mi daha cevap veremeden, bu sefer de şöför söze karışıp yolumuz üstünde Bangkok ta güzel bir restoran bildiğini söyledi. Hem fiyatları ucuz hem de kaliteli dedi dönüp ona cevap vermek üzere iken kızlar bu sefer tamam oraya sür demez mi. Daha ne oluyoruz diye düşünürken kızlar bana oradan da hep beraber gece çıkıp eğleniriz deyiverdi. Ben artık düşünmeyi bırakmıştım arkadaşlar olayların içinde sürükleniyordum kendi iradem dışında artık.
Şöför bizi restoran ta bıraktı gayet güzel bir yerdi. Yemekler lezzetli dünya mutfağından özellikle İtalyan yemekleri yapıyorlardı. Orada 1 saatten fazla kalıp yemek yedik şarap içtik, sohbet ettik, kendimizden bahsettik. Bayanlar 10 gün önce Bangkok a gelmişlerdi. Kızlar kendilerinden bahsederken bende vücut dillerini inceliyordum hareketlerine bakıyordum. Gerçekten kalbur üstü oldukları belli idi ya her neyse oradan erken çıktık hesabı ben ödeyim dedim kabul ettiler. Hesap kabarıktı normale göre ama bulunduğumuz yere gör ucuzdu. Şöförü aradık meğer kapıda bekliyormuş. Onunla otele geçtik.
Otele indiğimizde 4500 baht tur bedelini 3 bölüp ödedik kızlar 500 baht bahşiş verdiler bende öyle. Kızlar önden girdi ben şöförden tavsiye almak için geri kaldım. Şöförden bayanları götürebileceğim kaliteli bar disco gibi yerlerin adresini istedim. Sağ olsun açıklama yapa yapa kağıda yazıp bana verdi. Kağıdı alıp resepsiyona geçtim. Resepsiyondan anahtarı alırken kasadaki paramı pasaportumu da alıp odaya girdim ilk işim çantamdan metaxa mı açıp bir duble dökmek oldu resepsiyondan da buz istedim (konyağı bazen buzlu içerim). Soyunup duşa girdim. Hızla bir duş alıp tam çıkarken kapı çaldı. Belime havluyu sarıp kapıyı açtım garson elinde buz duruyor da arkasında da bizim kızlar. Menekşe gözlü buzu alıp garsona yol verip içeri girdi ardından da diğeri ben hala kapıda belimde havlu duruyordum . Dönüp içeri geçtim kızlar sormadan kendilerine de içki koydular. Bana bakıyorlar bende kızlara bakıyorum gündüz o hanım hanımcık kızlar değişmiş birer vampa dönüşmüşlerdi alttan süper mini birer etek üsten transparan yarım bluz giymişleri. İç çamaşırı giymedikleri için içleri görünüyordu. Boylu olan sarı saçlarını toplayıp topuz yapmıştı. Onları görünce içim gitmişti aklımdan her türlü şeytanlık geçiyordu. Uzanıp içkimi alırken boylu olan belimdeki havluyu bir çekişte alıp kalçama şaplağı vermişti diğerdi de çantama yönelip kumaş pantolon ile korsan kesim uzun kollu gömleği çıkarıp bana uzattı. Ardından konuşmama fırsat bile vermeden içkilerini bir dikişte içip resepsiyonda bekliyoruz dediler.
İnanın giyinmem deodorant parfüm jöle yapıp dışarı çıkmam 3 dk yı bulmadı. Kızlar daha asansör bekliyordu. Beni görünce asansörü bekletip hep beraber aşağı indik.. Asansörden beraber çıkıp lobiden geçip dışarı çıktık ama geçtiğimiz her yerde herkes kızlara bakıyordu. . Yani bende kasım kasım yürüyordum ortalarında.
Neyse taksi bizi bekliyordu. Bindik tam cebimden kağıdı çıkarıp yer gösterecektim ki boylu olan bir yer adı söyledi yola çıktık.
Gittiğimiz yer disco club idi inip içeri geçtik yine boylu olan güvenliğe bir şeyler söyledi bir hareketlenme derken korumanın refakatinde tam pistin ortasından geçip. Pistin karşısında bize hazırlanan masaya yerleştik. İçkilerimizi söyledik. Kızlar piste çıktı birbirleri ile erotik bir şekilde dans ediyorlardı. Şöyle bir etrafıma bakındım herkes bunları izliyor. Pistte herkes çekilmiş sadece bunlar dans ediyor. Arada bir gençler yanlarına yanaşmayı deniyor da bunlar ani ve de seri gelenleri sepetliyor. Sepetlenenlerdeki yüz ifadesini görseniz gülmekten kırılırsınız neyse menekşe gözlü yanıma gelip elimden çekerek beni piste çıkardı o kadar iyi dans edemem ama o gece döktürdüm diyebilirim. Bu arada orda bulunan tüm erkekler (yabancılar)bana pis pis bakıyordu. Bende bir hava bir hava sormayın gitsin yerimize oturmaya gittik. O ne etrafımız kızlarla dolu (hem yabancı hem de thaili). Ha bire bizim masaya ulama masa sandalye taşıyorlar. Oturduk içki içtik. Bir ara baktım benim önümde thaili bayanlar birikmiş pistte yanımızda dans ediyor. Turist erkeklerde karşıda sinirden kudurmuş vaziyette bize bakıyor. o an fark ettim tüm kızlar bizim etrafımızda tek tük diğer erkeklerin yanında kız var. Masaya gelen giden içkinin hesabı yok bu arada. Bizim Fransızlar yine pistte döktürüyor hop slow dans başlıyor bende katılıyorum ayni anda hem Fransız hem de diğer bayanlar karışık şekilde pistte dans ediyoruz kızın biri önümden diğeri de arkamdan sarılmış onlara da başka kızlar sarılmış durumda. Bir müddet sonra nefes alamaz durumda olduğum için gidip yerime oturup kızların dansını izlemeye başladım. Yanımdaki Taylandlı kızlarla yarım ağızla sohbet ediyordum. Ama aklım başka yerde gecenin sonunda ne olacağında idi. İkisi de bana yakınlık gösteriyordu ikisine birden mi yükleneyim yoksa sadece menekşe gözemi diye düşünürken artık gençler sataşmaya hır gür çıkarmaya başlamıştı. Korumaların ikazı üzerine dışarı çıktık ne hesap ödeme yaptım nede bir şey boylu hepsini halletmişti..
İki taksi durdurduk o an fark ettim yanımızda 4 Tayland lı bayan daha var.
Önlü arkalı başka yere geçtik. Oradaki bir go go bara girdik orada da biraz daha takıldık. Yanımıza kızlar geldi. ikisi daha bizim guruba katıldı oradaki hesabı ödeyim dedim, izin vermedi boylu yine. Oldular 6 Thaili. oradan yürüyerek salaş yol kenarında bir yerde yemek yedik . bu arada diskodaki kız bana yapışmış bırakmıyor gayet de ürkek bir şey. ben tabi tüm ilgimi Fransızlara yöneltmiştim açıkcası da bu kadar kızında olması beni çileden çıkarmıştı. her sormaya çalıştığımda eğlenmene bak deyip geçiştirdiler. Arada thaililerle de sohbet ediyordum. Oradan başka bir bara gidip hep beraber oturduk içki söyledik ben sadece dudak ıslatıp bırakıyordum. gecenin ilerleyen zamanı için ayık olmam gerekiyordu. Yarım saatt orada oturup otele dönüş yaptık. Anlayacağınız tüm bece Bangkok gecelerinin altını üstüne getirdik.
Otele girişimiz bile başlı başına ayrı bir macera düşünün yanınızda sütun gibi iki güzel Fransız ona ilaveten 6 adet te güzel thai li bayan. Neyse resepsiyona geliyoruz içimden oda sorunu ne olacak bu kadar bayanı nere sığdıracağız dememe kalmadı bakıyorum resepsiyon bunlardan pasaport topluyor. hemen pazarlık etmek için yakınlaşıyorum ama benim odaya çarge edilmiyorlarmış meğer kızların odasına kayıt yapıyor hepsi.. bu esnada sabah lobide karşılaştığım 3 yabancı geliyor resepsiyona konuşmalarından hatırlıyorum yanlarında birer lady boy sarmaş dolaş bizi görünce geri çekiliyorlar.
Neyse kızlar kayıt yaparken menekşe gözlü yanıma gelip kendi odalarında devam edelim diyor zaten orayı anlamıştım. Bende odama çıkar sonra geliriz dedim. Bende geleyim diyince olur dedim. Odama çıktık hızla üstümü değişip kızla az sohbet ettim. Olayları anlamaya çalışıyordum açıkcası. O da yukarda görürsün deyip kestirip atıyordu. Bir müddet sonra otelin en üst katına çıktık. Kız odayı açtı kaldıkları yer kral odası içerde 24 saat özel görevlileri bile var. Kocaman Terası var. Odaya girdim içerde tam oturma grubunun sağında büyük bir jakuzi kızlar içinde zaten. bir baktım boylu ise sadece iç çamaşırı ile bizi karşılıyor (alttan) daha ne oluyoruz dememe kalmadı menekşenin dudaklarını kaptı. Sarmaş dolaş birbirlerine girdiler benim ağzım açık bir şekilde sadece bakınıyorum. Resmen dona kalmış bir vaziyette olayları anlamaya çalışıyordum. İçerideki manzara 5 thaili dev gibi bir oturma odası jakuzide birbiri ile güreşiyor. Fransızlar ayak üstü, kızın biri koltukta oturuyor iki görevli (otel ünüformalı) ayakta.
Neyse çekine çekine diğer kızın yanına koltuğa oturuyorum. Bana yapışan kızın yanına ama ona hiç bakmıyorum bile. Görevli içki soruyor bira diyorum garipseyerek getiriyor. Onu da şişenin açıldığını görmediğim için içmiyorum. Ardından bizim Fransızlar yanıma gelip koluma giriyorlar. Menekşe gözlüyü de boylu soymuş sadece iç çamaşırları var alttan. İçimden bir ses hemen oradan topuklamamı söylüyor bir diğer ses ise de eşeğin ölümü arpadan olsun dalıver gitsin diyordu. Kendimi inanın zor zapt ediyorum. Kızlar yüzümdeki o şaşkın ifadeden anlamış olacaklar ki anlatmaya başlıyorlar. İkisi de 4 seneden beri beraber yaşıyorlar anlayacağınız kızlar lezbiyen . ülkelerinde bulundukları pozisyon itibarı ile rahat olamadıkları için senede 2 kez devamlı Bangkoka gelip böyle alemler kaçamaklar yaptıklarını anlattılar. Benimde kendilerine asılmadığımı yadırgamadığımı görünce de beni de olaylara dahil ettiklerini anlattılar. Aklıma zamanında yapmış olduğumuz partiler çılgınlıklar gelmişti. Bunlardan pek farkı yoktu aslında.
Onların lezbiyen olduğunu anladığımı zannediyorlardı. Şöyle geri dönüp düşündüğümde haklı olabilirlerdi sarmaş dolaştılar hep el ele kol kolaydılar. arabada ben görmedim beklide öpüşüyorlar dı şöförde fark etmişti şimdi için için bana gülüyordu şerefsiz. Birde ok . baş parmak işareti göz kırpma yapmıştı ya gıcık olmuştum şöfere çakal bizde bize yardımcı oluyor zannediyorduk. Bunlar aklımdan geçerken . kalkıp gecenin tadına bak deyip üzerlerindeki iç çamaşırları da çıkardılar direkt jakuziye geçtiler. Görevlilerede çıkmalarını söylediler.
Kendime gelmem zaman almıştı. Kendimi olaylara kaptırmıştım resmen. kızları özellikle Fransızların güreşini izledim de jakuzide oldukları için pek tatmin edici değildi. sonra İki thaili ( gogo bardan aldıklarımız) jakuziden çıkmış karşımda show yapıyordu yanıma yaklaşıp tam klarnete geçecekken kolumda bir ağrı ve de ağırlık hissedip döndüm. Yanımda oturan kızı o an fark etmiştim kız daha soyunmamıştı. İki eli ile koluma yapışmış bir şekilde titriyordu. Tırnaklarını resmen etime geçirmişti. Sinirlenip ne olduğunu sordum ama ses yok. kafamı dik dik baktığı yöne döndüm. Görür görmezde beni de bir titreme tutmuştu arkadaşlar kızlar masaya çömelmiş ellerinde rulo kağıt paralar, masada pudra malzemesi (anlamışsınız). Görür görmez hiç düşünmeden ayağa kalkıp kapıya doğru yöneldim. tabi kızda benle geliyor. kapı kilitli içimden türlü senaryo yakalanırsak hayatımız kayacak resmen. Boylu yanıma geliyor ne olduğunu derken ben gitmek istediğimi falan söylüyorum korkudan nerdeyse altıma edeceğim ha şimdi kapı çalar ha birazdan baskın yapar diye polis içim gidiyor resmen. Neyse kız tamam deyip kapıyı açıyor koşmak istiyorum da diğer kız yapışmış mecburen onu da alıyoruz direkt benim odaya gidiyorum. kendime gelmem için hızla yarım şişeyi deviriyorum kıza sen kullandın mı diye soruyorum başı ile yok diyor. Rahatlıyorum az sohbet edip beraber duş ve de yatak yapıyoruz. Tabi tüm gün kurduğum hayallerin ahını ondan çıkarıyorum.
Aradan ne kadar geçti bilemiyorum uyuyakalmıştım ki telefon ve de kapı sesine uyandım. Saniyeler içinde kendime geldim. içimden şapa oturdun oğlum eğer polisse hayatımız söner valla. Korka korka ilk telefona bakıyorum resepsiyon. aşağıya çağrılıyorum . bende tersleyerek saat kaç ki rahatsız ediyorsunuz kapıyı çalan kim bağırıyorum. Tabi korkudan ödüm bokuma karışmış vaziyette. Resepsiyonda gece gelen misafirler olduğunu onun için resepsiyona geliniz diyor. kapatıp korka korka kapıyı açıyorum. Karşımda geceki thaili bayanlar. ayak üstü öğreniyorum ki Fransızlar çıkış yapıyor. Korkum gitmişti de, o an aklıma ilk gelen hesabın bana girdiğiydi.
Hızla resepsiyona gidiyorum benim hesabı soruyorum. Oradaki eleman Hesap yok benimkiler dahi hesabı Fransızların ödediğini söylüyor kapıyı göstererek . Kapıda bizim Fransızlar yapışıyorum tabi beraber hava alanına kadar eşlik ediyorum. Yolda sohbet ediyoruz. tabi özür diliyorlar ben nedenlerimi söyleyince . İrtibat tel alıp veriyoruz Nice gelirsen beklerim, Bende gelirsen beklerim konuşmaları. Giderken de sana sürpriz bıraktık diyorlar gülerek.
Otele geri dönüyorum. Odaya çıkıyorum kızlar oda da yeni gelenler yatakta 5 i birden uyuyor sadece benle olan ayakta bekliyor. Ona soruyorum para falan istemem 2 gün daha katlanamam pasaportumu verin gideyim diyor. Bunu sakinleştirmeye çalışıyorum ağzından lafı alıyorum. Bizim kızlar disco dan aldıklarımızla günlüğüi 10 bin bahta anlaşmışlar (ne para vermişler) 2 günlüğüne 20 bin baht kız başı diyor kız. İçimden sövüp sayıyorum az para değil ki söylenen ödeyecek gücüm varda resmen kazık anlayacağınız. içimden söverek kızı sakinleştirirken . çıkar yol bulmaya çalışıyordum mantıklı gelen oradan tüymekti de başımıza bela alırdık ne yapabilirim derken telefon çalıyor açıyorum. Telefondaki ses resepsiyondaki oda değişimi falan diyor da anlayan kim o ruh hali ile. Tamam geliyorum deyip kapatıyorum. Yataktaki kızın biri uyanmış beni çekiştiriyor o an benim feleğim şaşmış dünya güzeli gelse bende his uyandırmaz . Neyse kıza olmaz deyip. Aşağı resepsiyona iniyorum. Resepsiyondaki bana bir zarf ve de kağıt veriyor. Kızlar yazmış giderken karşılaşacağımızı tahmin etmemişlerdi. Okuyorum sinirle.
Yazıda kısaca şöyle yazıyordu. Dün gece çok eğlendik sana rahatsızlık verdiysek özür dileriz. İlk bizle gelen kızlarla 20 bin bahta anlaştık 2 günlüğüne parasını sana bırakıyoruz ödersin. Zarfı açıyorum içinde birsürü 500 lük avro saymadan aynen cebe atıp okumaya devam ediyorum. içim biraz rahatlamış durumda. Devamında kendi odamızı 2 gün daha uzatıp parasını ödedik . Makbuzu senin adına alıp zarfın içine koyduk ayni odayı kullanıp kullanmamak sana kalmış. umarım iyi vakit geçirirsin ve de muhakkak bize ulaş altta da telefon numaraları emailler falan. dönüp resepsiyona dinliyorum diyorum başlıyor işte talep üzerine diğer odaya taşınacağımı ama bulunduğum odayı en geç 12 de boşaltmamı yoksa 1 günlük daha para talep etmek zorunda kalacakların falan söyledi . kafam karıştığı için de tuvalete gidip geliyorum deyip. Ordaki tuvalete geçip zarfı incelemeye başlıyorum.
Tuvalette Zarfı tekrar açtım içinden 3000 avro ve de makbuzlar çıktı. kızlar iki odanın hesabını birleştirmiş ve de öyle kapatmıştı. artı sonradanda 150 bin baht uzatma için yatırdıkları makbuz vardı ve de ben odamı peşin 1 gecelik ödemiştim kayıtta yoktu.
Uzatmayım resepsiyona geri gidip olayı tekrar anlatmasını istedim. Anlattı….. dönüp sorun adıma iki odamı görünüyor 1 ini mi boşaltayım dedim yok falan bende kral dairesini kullanmayacağımı dedim tabi bir şamata derken yetkili çağırıyorlar. Oda illa kral dairesini uzatacaksın saati gösteriyorum daha 11 olmamış sonrada dönüp kendi makbuzumu gösteriyorum. Çift hesap aldınız şimdi diğer odayı da boşaltıp gideceğim kalmam diyorum. vur aşağı vur yukarı sinirle ayrılıyorum yetkilide peşimde asansör kapısında tamam da biraz az geri alırsın paranı diyor. Almasam da sorun olmaz deyip buradan elçiliğe gidip olayı direkt turizm polisine aktaracağım, oteli dava edeceğim diyorum. Benimle asansörde yalnız kaldığında ağzından kaçırıyor tabi. Bende bak sana 10 bin veririm ama parayı tam alırım artı 1 gecelik konaklamamı da alırım olur diyor 15 bin yap onu. ver aşağı çık yukarı 12 bin bahta bağlıyoruz . odayı da 1 e kadar kullanacağımda anlaşıyoruz.
Geri dönüp imzalayıp parayı alıyorum hızla odaya çıkıyorum. Kızlar daha yatıyor onları uyandırıyorum gogo bardan aldıklarımız kahvaltı falan diyor onlara 5 bin bahtlarını verip yollatıyorum (onları gecelik kendileri için almışlardı fiyatıda yanımda anlaşmışlardı). Gece benimle kalana da lobide beni bekle deyip yollatıp. Kalan kızlarla gecenin hırsı ile bir buçuk saat boyunca alemimi yapıp rahatlıyorum. Bir gecelik ücreti yani 10 bin bahtı veriyorum gidebileceklerini söylüyorum ırın kırın siz bilirsiniz diyorum ben otelden ayrılıyorum haberiniz olsun der demez canları sıkıla sıkıla parayı alıp çıkıyorlar. Kalıyor geceyi beraber geçirdiğim bayan. Hızla çantamı toplayıp lobiye yanına geçiyorum. Ona parayı tam veriyorum iki gecelik 20 bin baht. Burda belirteyim Fransızlar bu fiyatlara anlaşmışlerdı ve de değil o zaman için şimdiki zaman için bile çok uçuk bir fiyat. Ve pattaya ya gideceğimi isterse benle gelebileceğini de ilave ediyorum. ama para ile değil keyfine bırakıyorum 20 baht zaten çok para hele de o zaman. dahasını da istemiyor olur diyor hızla otelden çıkış yapıp kızın eşyalarını almak için onun yaşadığı yere gidiyoruz. giderken 2 kez taksi değiştiriyorum şehir içinde emniyet olarak. Kız eşyalarını alırken tabi ben taksiden inmiyorum bile oradan ayrılıp tekrar taksi değişip yürüyüp başka taksi ile pataya ya gidiyoruz. taksiden otelden uzakta inip yürüyerek metro bölgesindeki genelde kaldığım otele yerleşiyoruz. Kız benle 2 gece daha kalıyor. kırdığım bir pot yüzünden ona aldığım kıyafetleri bile almadan Bangkok a geri dönüyor. Aramalarıma bile cevap vermiyor. Bende pattayada 4-5 gün takılıp Chiang Maiye geçip Raylei ile buluşuyorum.
Tayland dan ayrıldıktan sonra Fransızları aradım temas kurdum. Boylu olanın adı Mariee Jean menekşe gözlününde Angelica ydı . 2 kez onların yanına gittim çok iyi diyaloglarımız oldu alemlerimiz oldu. Onlarla birlikte ilk kez Dubline İrlandaya gittim. Gerçi okadar güzel bir yer değil şahsen ben beğenmedim ama olsun.Artık yanımda toz moz olayı yapmıyorlardı uyarmıştım ama deyim kızlar müthiş zengin arkadaşlar inanamazsınız. Tabi 1 kezde onlar geldi de burası onları pek açmadı . Halen arada bir mailleşip telefonda konuşuyoruz.
Oy oy oy bu nasıl bir makale nasıl bir tatil soluksuz okudum inanmakta zorlandım ya tam on numara olmuş pes diyorum ya bir insan böyle tatil yapabilmesi için çok şanslı olması gerekiyor herhal tam gaz devam bu site on numara
bu siteyi bir arkadaşım vasıtasıyla tanıdım ilk yazı olarak bunu okudum ağzım açık kaldı anlatmıştıda inanmamıştım meğer neler kaçırmışız ya biz yaşıyormuyuz kardeşim biz yaşıyorsak bu hayatı yaşayanlar ne yapıyor bu nasıl yaşantı sö yleyacek söz bulamıyorum çenemi kapatım tüm siteyi okumaya başlıyorum
poul hocam, muthiş bir yazı yayınlamışsınız nasıl okudum bende anlamadım.Ayrıca Arkadaşıma gönderdim okuması için.
😀 eski anılardan bir demet arkadaşlar. yaklaşık 8-9 yıl önce olmuş benim bile unutamadığım bir anım.
Bu yazıdan anlıyorum ki abi, Bangkok anlatılmaz yaşanır 😀
Can kardeş o dediğin tüm tayland için geçerlidir.
Sırf senin anıları okumak için giriyorum POUL hocam.Yaşadığınız anıları geçtim,kaleminiz çok iyi çok sürükleyici.Devamlı yazın biz okuruz :)Merakla bekliyoruz.
Kardeş yazılarımı beğenmene sevindim. Ama Başka isim bulsaydın arkadaşım. Görende reklam yapıyor sanacak 😀 .
Sn.Polat Bey;
Efsane niteliğinde bir anı olmuş elinize sağlık..
Bazen yurtdışında iken öyle olaylar yaşıyoruz ki geri döndüğümzde dahi olayların etkisinden çıkamayıp bunları yapan ben miydim diyoruz..Ancak tatilin güzelliği de tam olarak bu ,yani günlük hayatın rutininden kurtulup beyni ve ruhu stresten arındırmak diye düşünüyorum. .
En büyük şansınız ise o kızlarla tanışmak değil Ingilizce bilen, konuşan ve başka milletten birisini hakir görmeyen varlıklı Fransızlarla tanışmak olmuş 🙂
Güzel ve sürükleyici yazılarınızın devamını bekliyorum. .
Saygılarımla
Teşşekür ederim Sn yeti. gerçekten tam tesadüf eseri yaşadığım bir anı ama güzel dostluklar edindim bu sayede.
vaybe tayland neymiş böyle bizde, antalyalarda sürünelim.
çok sürükleyiciydi.bayıldım.
Ya bıraksana hayallerini yazmış iyi sallamışsın
Şahsi görüşüne bir şey diyemem kardeş.
ama cevap olarak da söyleyeceğim hayal kurmama gerek yok. sallamaya hele hiç kardeş gittim gördüm yaşadım.
Siteyi yaklaşık 3 haftadır takip ediyorum her hangi bir yorumum ya da paylaşımım malesef yok. Bir kaç hafta sonra gideceğim Tayland tatili için farklı deneyimler ve izlenimlerden faydalanarak kendime bir tatil planı hazırlamaya çalışıyorum. Seyahat planıma en çok yer verdiğim yazarlardan birisi de sevgili Poul üstad. Kendisini henuz tanımadım ama hastalığı sebebiyle bir süre buralarda olamayacağını öğrendiğimde çok üzüldüm . Tez zamanda sağlığına kavuşmasını ümit ediyorum . Allah acil şifalar versin.
POUL üstad duy bu sesi!uçak kaldır Pattayaya götür bizi!! 😀 😀